Sosyal ve içtimai hayatımızın her alanında bir mümin ve Müslüman katı kalpli,katı yürekli, şefkatsiz, merhametsiz ve vicdansız olamaz. Olması asla düşünülemez. Çünkü Mümin rahmet, merhamet ve şefkatli olmalı. Dinimiz bunu emrediyor. Bir hayvana, bir canlıya işkence etmesi, zulüm olarak görüyor. Vicdanın kabul etmediği bir olayı,bir şeyi din de kabul etmez. Hakki iman sahibi İnsana zarar veremez..Kalbinde, kin, düşmanlı, hile, yalan, iftira ve her türlü kötülük düşünülemez…
Ticarette, alışverişte,günlük hayatımızın bütün alanını kapsayan işlerimizle alakalı vicdansızlık gibi kötü bir muamele ile davranmak, işimizde alışverişlerimizde zorluk çıkarmak İslam ahlakıyla, Müslüman ahlakıyla bağdaşmaz. Mesela, borçları zamanında ödememek, geciktirmek, sıkıntı çıkarmak, ev sahibi ile kiracıyla alakalı çok şikayetler duyuyorum kira , elektrik su gibi ödemesi gereken ödemeleri zamanında ödemiyor. Geciktiriyor gibi.
Geçen gün tanıdık bir ev sahibi ile ayak üstü konuştuk , kirasını zamanında ödemediğini, bir yıldır su ödemesi yapmadığını, elektrik faturalarını ödemeden evi boşattığını ifade ediyorduk Bu işler kul hakkına girer. Kul hakkını bile bile yemek kul hakkına tecavüz etmektir.
Kiracı olan bir dostum ile ayak üstü karşılaştık, ev sahibinin vicdansızlığından şikayet etmeye başladı. Yan komşum diyor dükkanı kiralamış, bir milyara İmamın en arkasında namaz kılan hacı amca dükkanın kirasını iki katına çıkarıyor diyor. Şimdi bu vicdana sığar mı.? Bu durumu görünce ben bu hacılara hocalara inanmam diyor. Hocam diyor, ev sahibi hiç cami cemaatini kaçırmaz. İmamın arkasında en önde namaza durur, fakat kirayı bir yılda yüzde elli artırdı.Ev sahibi ile kiracı hiç anlaşamıyorlar. Bu tutum ahlaki midir. İslam ahlakıyla uyuşur mu .? diyor. Ramazan ayında etin kilosu fırlıyor.
Evet, bu konular hayatı meselelerdir. Bir insanın iyi olup olmadığını anlamak için o kişiyle ticaret veya alışveriş yapmak lazım. Veyahutsa onunla dünyevi maddi muamelat yapmak lazım. Ahlaki yönünü, dini boyutunu anlamak için ölçü onunla alışverişte kendini gösteriyor..Yaşamak lazım. Uygulamak, amel diyoruz ya, icraatı tutum ve davranışı onu ne derece iyi veya kötü olduğunu gösterir…Anlamak mümkün. Güzel ahlak dinin yarısıdır. Mahşerde, yani kıyamet günü Peygambere en yakın olan ahlakı güzel olanlardır. Buyuruyor peygamberimiz.
Bir Müslüman ve bir mümin ticarette, komşulukta, işçi- işveren arasındaki muamelatta, amir- memur arsındaki muamelatta iyi davranmasına bağlı. Sadakat, doğruluk, hileye başvurmadan, yalana kaçmadan, işini sağlam yapan, doğru konuşan, kul hakkına riayet eden vicdan sahibidir. Vicdanen rahat olmayan, kalbi manevi yönden hasta olan, katı kalpli olan yalan, hile, dolandırıcılık, kul hakkına tecavüz eden, emanete hıyanet eden, işi sağlam yapmayan olgun bir mümin , kamil imana sahip olamaz. Bu kötü ruhlu, katı kalpli, hasta ruhlu, katı yürekli olduğunu, vicdan sahibi olmadığını gösterir. Din ve vicdana sığmaz. ‘’ Yalan ile iman bir kalpte olamaz.’’ ’’ Bizi aldatan bizden değildir .’’ diyor son peygamberimiz..’’ ‘’ Bize silah doğrultan bizden değildir .’’ İman etmedikçe cennete giremezsiniz, bir birinizi de sevmedikçe iman etmiş olamazsınız.’’ buyuruyor efendimiz.
Müslüman ve bir mümini bu hadislere göre değerlendirelim…