On bir ayın sultanı mübarek Ramazan ayın gölgesi üzerimize gelmiş bulunuyor. On bir ay boyunca,gece –gündüz demeden midemiz, iç organlarımız vücut sistemimiz çalıştı. Yoruldular, yorgun düştüler beklide büyük hastalıklara sebep oldu. İşte on bir ay boyunca mideyi barsaklarımız, safra keselerimizi yani bütün vücudumuzun yorgunluğunu gidermek için, dinlenmesi için Yüce Allah(c.c) insanoğlunun vücut sağlığı ve manevi yönden Oruç ayını bizlere farz kılmıştır. Bizi yaratan, şekil ve biçim veren bizi bizden daha iyi bilen Allah neyin nasıl ne şekilde yaşamamız gerektiğini O belirlemiştir.
‘’ Oruç tutunuz, sıhhat bulunuz.’’ Buyuruyor efendimiz . Oruç tutarak, sağlığımızı kazandığımız gibi, Oruç tutmanın ecrini , yüce Allah; ‘’ kulumun mükafatını ben veririm. ‘’ Kulumun her ibadeti kendisi içindir. Oruç hariç, Kulum aç, susuz kalarak benim rızamı kazanmak için oruç tutmuştur. Hesap günü onun mükafatını ben veririm buyuruyor. Allah(c.c) Oruçlunun ecrini bir nevi üstleniyor. Bir Mümin olarak düşündüğümüz de, O gün ne kadar kazanç sağlayacağımızı Allah ‘ın sonsuz rahmetini varın siz düşünün. Oruç ayını tutarken olayı bu açıdan bakmak ve değerlendirmek lazım…
Oruç ayı Rahmet ayıdır,kuran ayıdır, Kuran-ı Kerim bu ayda nazil olmuştur. hayır ve hasenatların bol kazanıldığı, sosyal ve yardımlaşmayı, dayanışmayı , kardeşliğin kazanıldığı mübarek bir aydır. Bu ayıda ömür sermayemizi iyi değerlendirelim. Geçen sene aramızda olup ta bizimle beraber oruç tutan, namaz kılan güle oynaya dünya hayatını yaşayan arkadaşlarımız vardı. Dost ve arkadaşlarımız vardı. Fakat bugün bu O dostlar aramızda yoklar. Bizlerde her gecemizi, her günümüzü oruç ayı bilelim. Maneviyatımızı zenginleştirelim…
Oruçlu iken kötü söz ve davranışlardan uzak duralım. Biri bizimle tartıştığı zaman, kavgaya tutuştuğu zaman , Ona iki kere ; ‘’ben oruçluyum, ben oruçluyum.’’ desin. Buyuruyor peygamberimiz. Yapılan araştırmalara göre, Oruç ayında kötülükler hemen- hemen sınıflanıyor. Kavga, cinayet, şiddet, baskı, terör, cebir gibi insan fıtratının Kabul etmediği olaylar fazla yaşanmıyor. Oruç ayni zamanda toplumsal sorunların çözümünde en iyi etkendir.
Nefsin terbiyesinden tutun, sosyal problemlerimizin çözümünde , ahlakımızı güzelleştiriyor. Zekat vermek de aynı şekilde , zekat vererek fakirlik problemlerimize çözüm getiriyor. Namaz ruhi bunalımlara huzur getiriyor. İslam’ın bütün emir ve prensiplerini incelediğimizde bu güzellikleri görüyoruz. hayatımızın bütün alanlarında İslam’ı yaşandığımız zaman huzuru, barışı , kardeşliği tesis ettiğini görmek mümkün.. Bu olay tarih şahit, sahabe şahit, dört halife dönemi şahittir. Peygamberimiz döneminde sahabe döneminde görüyoruz.. Doğru İslam’ı doğru yaşamak lazım. Örf adet gelenek görenek gereği değil, İslam’ı, Allah ve Resulünün öngördüğü gibi ve yaşadığı gibi yaşamak lazım.
Oruç ayı, tövbe etmek için en iyi bir zaman dilimidir. Yaşadığımız katı günahlarımızdan pişmanlık duyarak bir daha işlememek üzere kendimize yeni bir sayfa açalım. Yeni bir Oruç ayı dua ayıdır. İbadet ve Kuran ayıdır. Teravih ayıdır. Zekat ve hayırların bol işlendiği mübarek bir aydır.
O halde bu ayda kendimize bir çeki düzen verelim. Dünya meşgalesinden ve hay huyundan kurtulmaya çalışarak ölümü ve ölüm ötesi hayatı kazanmaya, dünyamızı mamur etmeye, dünya barışına, dünyada yaşanan sıkıntılarına çözüm kaktı sağlamaya çalışalım.
Oruç ayın farkında lığını yaşayarak, bize ailemize, memleketimize, ülkemize iyi bir insan, olgun bir Müslüman olmaya gayret edelim… ‘,