KURAKLIK DEDİLER…

Günlerce basına ve televizyonlara çıkanlar kuraklık baş gösterecek. Vay yağmur yağmadı. Ekinler kurudu. Su sıkıntısı baş gösterecek diyerek, Din görevlileri cemaatleriyle yağmur duasına çıktılar… Barajlar da su seviyesi korkutucu boyutta… diyerek kuraklık tellallığını anlatılar. Gerçekten uzmanlar haklı olarak bunu dile getirdiler. Kışın ortasındayız henüz yağmur yağmamış. Ekinler, otlar kurumuş ve toprak suya hasret ...Yağmur yağmazsa kuraklık kaçınlmaz.

Evet gerçekten veriler ortada. Meteorolojinin verileri yapılan açıklamaları hep bu yönde idi. Fakat ‘’yanlış hesap Bağdat’tan döner. ‘’ derler ya . Şu anda bilgisayarımın başında, klavyemin tuşlarıyla yazı yazarak saat gece 20 .33 ü gösteriyor. Bu hafta Bütün Ülke sathında kar ve yağmur ve yağışlar var… Gök kubbe rahmetiyle yer yüzünü yağmur ve kar suyu ile bizim imdadımıza yetiştirmiş. Allah kulunun imdadına yer yüzündeki canlılara yağmuru, rahmeti yolladı çok şükür. Ekinler suya kavuştu. Toprak suya doydu. Günlerdir kuraklığı ağzından çıkarmayan insanlar, yer yüz yağmur suyu ile Hayat buldu canlandı…

Hiçbir zaman Yüce Allah’tan ümit kesmemek lazım. Ummadığımız yerde imdada yetiştiğini görüyoruz. Allahtan ümit kesilmez. Su yüklü buluları imdadımıza yollayan o. Düşüne biliyor musunuz tonlarca ağırlıktaki su yüklü bulutları direksiz duran gök yüzünde bulunduran, emir verilmeyen buluta , yağmayan yağmur nasıl havada durabiliyor. Emri ilahi ile havada duruyor. Yağdığı zaman damla damla, tane tane rahmetle taşkınlığa sebebiyet vermeden, sel gibi akmadan başımızı okşarcasına iniyor, göz kirpiklerimize dokunan, okşarcasına yağıyor o şuursuz bulutlar su dolu tonlarca suyu içinde bulunduran bulutlar suyu imdadımıza yollayan o zatı zülcelali Allah’ı anmak, inanmak, tanımak, ona, şükretmek gerekmez mi.

Kainat yüce Allah’ın kudret eliyle sevk ve idare ediliyor. onun ilmi dışında bir ağaç yaprağı dahi düşmez. Darda olanı, yolda kalmışı sahipsiz bırakmaz. Zerreden kürreye kadar, her şeyin varlığı onun kudret elinde. Kulunu aç ve susuz bırakmaz. Eceli ve kaderi gelinceye kadar onun rızkını, yemesi ve içmesine kadar onun kefilidir. Yeter ki, biz kul olarak samimice ona tevekkül edelim. Onu vekil bilelim. Ona dayanalım.

Kul tembel oturmayacak. Tembel olmayacak. çalışacak, gayret gösterecek. Dünyasına ve ölüm ötesi hayat için Çalışacak, gayret gösterecek. Tüm imkanını kullanacak …ziraatla uğraşanlar gibi, tarlayı sürecek, tohumu ekecek , gübresini verecek ve neticeyi Allah’tan bekleyecek. Hayatı bu şekilde devam ettirmeli. Tüm tedbirini aldıktan sonra , neticede Allah’a tevekkül edecek. İnsanoğlu Hayatı, hayat serüvenini bu şekilde sürdürecek…Hayatı veren o. Kişiyi Aziz eden ve zelil eden o…Bize hayatı ve ölüm olayını takdir eden, dünya misafirhanesine gönderen o …

Kurumuş toprağa yağmur suyu ile hayat veren , toprakla bütünleşen su bitkileri, sebze ve meyveleri bin enva-i çeşit nimetlerle soframıza ve bize sunan Allah bizi ne kadar çok sevdiğini gösteriyor. Toprak ve su. Hayat su ile devam eder. Su olmazsa çiçekler susar. Bitkiler kurur, ekinler yetişmez hayat devam etmez.

O halde değerli okurlarım ! suyu yersiz kullanmayalım. İsraf etmeyelim. Uzmanların dediği gibi; su kıtlığı başlar. Küresel ısınmayla mevsimler değişmiş, insanların ahlaki değişmiş, dolayısı ile, ileri yılarda kuraklık olur . su sıkıntısı baş gösterir. Müslüman olarak İlme, bilime inanıyoruz .

meteorolojinin tahminlerine inanıyoruz. Tahmin yürütüyorlar. Suyu, yağmuru, kar tanelerini , bulutları oluşturan, imdadımıza yollayan Allah’tır.