Bir Müslümanlar için, en önemli özelliklerden bir tanesi de emin olmak yani güvenilir olmaktır…Peygamberin bir özelliği de emanet idi. Peygamber olmadan önce müşrikler azılı düşmanları peygambere “Muhammed’ul Emin “ diyorlardı. Emin unvanı ile anılıyordu. O koyu cehaletin kol gezdiği dünyada, kendisine emin güvenilir kişi diyorlardı.
Evet, güven duygusu olmayan bir adama emanet verilmemeli. Emanetine hıyanet eder.Elinden, dilinden emniyette ve güvende olmak, bugünün insanları bu kavramlara çok muhtaçtır. Emniyetin, güvenin, kardeşliğin olmadığı bir yerde huzurdan, barıştın söz etmek mümkün değildir…” Kurt bulanık havayı sever.” Ata sözden anlaşılacağı üzere kötü ortamlar kötü arkadaşlar insanı kötü yollara, kötü düşüncelere ve kötü yerlere sevk eder. İş böyle olunca kötülüğün önüne geçilmiyor. Emniyet ve güvenin tesisi zorlaşıyor.
Bunun tesisi için İslam’ı çerçevede işleri değerlendirmek gerekir. Emin olmayan, insanların güvenini kaybeden bir insana idareciliği vermemek gerekir. Emin olduğu, güvenilir bilindiği sözünden, işinden hal ve davranışından sağlamlık ve güven olduğu zaman, o adama güvenmeli. İşleri ehline verilmeli. Kendisine, ailesine, memleket ve ülkesine faydalı olmayan bir adam, sorumluluk bilinci taşımayan, her şeyden önce, Allah korkusunu taşımayan bir adam fayda yerine zarar verir.. Bu konuda yüce Allah “ Allah, size emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz vakit adaletle hükmetmenizi emrediyor. Allah size ne güzel öğüt veriyor.” (Nisa süresi,58) buyurarak bu gerçeği açık bir lisanla izah etmiştir…
Her kademedeki bir idareci bakandan Millet vekiline, muhtardan belediye reisine kadar seçimle iş başına gelen insanları seçerken iyi analiz etmek iyi araştırmak lazım. Seçilenleri özenle, dikkatle seçmek lazım. Milletin kutsal değerlerine, dini ve dünyevi işlerini en iyi şekilde idare eden adaletle tarafsız bir şekilde adım atan, insanları fikrinden, düşüncesinden, kıllık ve kıyafetinden dolayı rencide etmeden taraf tutmadan adalet ve insaf ölçüleri içinde hareket eden insanları seçmek gerekir. Dürüst, doğru sözlü, inançlı, tarafsız, hak ve adalet anlayışı ile davranan insanları emanete riayet eden, işin ehli olan insanları seçmek lazım. Bu durumları dikkate almayan o senden, bu benden diyerek ayrımcılık yapanlar kesinlikle seçmemek oy vermemek lazım. Oy kutsaldır oyu hak ölçüleri içinde kullanmak gerekir.
İşi layıkıyla yapmayan bir işçi, Allah ve resulünün yoluna insanları davet etmeyen bir din hocası, adaletle hükmetmeyen bir hakim, üzerine aldığı bir görevi yapmayan bir memur hıyanet etmiş olur. Kendisine teslim edilen çocukların eğitim ve terbiyesini vermeyen bu saf ve temiz gönüllere sapık inançları ve zararlı fikirleri eken öğretmen emanete hıyanet etmiş olur. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
O halde emaneti ehline vermek lazım. Emin ve güvenilir bir insan olmalıyız. İnancımızla, davranışımızla, tüm işlerimizde emin ve güvenilir olmak lazım. Toplumun ıslahı bunlara bağlı. Bireysel davranışlarımızla örnek teşkil ederek toplumda güvenilir olmalıyız. İnsanlar ıslah olursa memleket ıslah olur. Huzurlu, mutlu bir toplum olma dileğiyle…