2020 yılını en kötü şekilde yaşadığımız bu günlerde maalesef halkın ekonomik olarak iyi durumda olmadığını görüyoruz. Hayat pahalılığının her alanda kendini hissettirdiği ülkemizde elinizi neye atsanız fiyatı 2 katına çıkmış vatandaşın alım gücü bir hayli düşmüştür. İşçinin aldığı maaş erimiş, alım gücü düşmüştür. Zengin ile Fakir arasındaki makas daha da açılmıştır. İşsizlik oranının her geçen gün arttığı ülkemizde genç işsiz sayısının en fazla olduğu illerden biri kentimizdir.
Bu yıl baş gösteren Koronavirüs salgını sonrasında daha fazla artan ekonomik kriz, artan maliyetler nedeniyle piyasada hareketlilik yok, kimse bir yatırım yapamıyor. Yine esnaf iş yapamaz duruma gelirken, inşaat piyasasının durması nedeniyle konut fiyatları da 2 katına çıkmıştır. 1 Dolar kuru 8.5 TL’ye ulaşırken, 1 Euro 10 TL altın’ın gramı ise 520 TL’ye ulaşmıştır. Belki de 2 yıl önce kime sorsanız durumun bu hal alacağını kimse tahmin edemezdi. İşçinin aldığı maaşı her geçen gün eriyor. Gıda fiyatları aldı başını gidiyor. Temel gıda ihtiyaçlarından olan Ayçiçeği yağının fiyatı bir ay öncesinde 35-40 civarındayken, 70 TL’ye kadar çıkmış durumda. Ne olacak bu vatandaşın hali!
Sene başında her şey toparlanma aşamasında olurken, çıkan pandemi süreci ve hükümetin ekonoımiyi iyi yönetememesi nedeniyle piyasada her şey alt üst oldu. Dolar ve altın fiyatları durdurulamıyor. Konut fiyatları 2 katına çıktı, Araba, Benzin ve Mazot fiyatları aldı başını gidiyor. Son 2 yıldır bölgede esnafın yüzü gülmüyor. Yine yaşanan esnaf krizinin bir diğer etkeni de Ülkenin bir çok yerinde olduğu gibi ilimizde de son aylarda çoğalan süper marketler; bakkal, manav, kasap gibi küçük esnafı kepenek kapatma noktasına getirdi. Piyasada ciddi durgunluğun olduğu çarşı pazarda kimi zaman esnaf siftah yapmadan dükkânını kapatmak zorunda kalıyor.
ESNAF ZOR DURUMDA
Büyük marketler alışveriş merkezileri cirosunu 2 kata çıkarırken, küçük esnaf ise gerilemeye girdi. Kirasını bile çıkaramaz oldu. Dev alış veriş merkezlerinin kentlerin merkezlerinde açılmasıyla süper marketlerin cazibe haline gelmesi zaten güç şartlar altında ticaret yapan küçük esnafın belini büktü. Bir süredir İlimizde esnaf gruplarıyla görüşme imkanı buldum. Esnaf temsilcilerinin görüşlerini zaman zaman gazetemizde dile getirdik. Okuyanlarınız biliyorlardır. Okumayanlarınız için tek cümleyle özetlemek gerekiyorsa; “Bir dokun, bin ah işit“ deyimi, esnafların durumunu en iyi şekilde özetlemeye yetecek sanırım? Esnaf kirasını bile ödeyemeyecek durumda.
Ekonomik krizin en çok vurduğu meslek gruplarının başında gelen küçük ve orta ölçekli esnaflar, artık işlerini yürütmekte zorluk çeker hale geldiklerini ve çıkış yolu aradıklarını dile getiriyorlar. Hemen hemen her gün esnafın içindeyiz. Konfeksiyoncusundan manavına, manavından, kuruyemişçisine, Bakkalından, lokantacısına kime sorarsak halimden memnun değilim? diyor.
Eğer bu belirsizlik böyle devam ederse bu ekonomi durumu daha kötüye gider. Batman esnafı çeklerini, kredilerini ödeyemiyor. Yüzlerce esnafımız icralık oldu. Maalesef durum kötü. Esnafımıza ciddi bir destek olmazsa büyük sıkıntı olur. İnşaat sektörünün bir an önce canlanması gerekiyor.
İstihdam sorununun giderek büyüdüğü ilimizde ekonomik şartların daha da ağırlaşması hiçte iç açıcı görüntüler oluşturmuyor. Ekonomik nedenlere bağlı olarak toplumda yaşanan olumsuzluklar alabildiğine çoğalıyor. Devlet olarak bu olumsuzlukları görüp gereken çalışmalar bir an önce yapılmalıdır. Esnafa ciddi bir destek sunmak gerekir.
İzmir’de yaşanan Üzücü deprem nedeniyle üzüntülerimi bildirmek istiyorum. Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerim. Yine 2. dalgası beklenen Koronavirüs salgını nedeniyle tüm hemşerilerimi kurallara uymaya davet ediyorum. Maske, Sosyal Mesafe ve hijyen el yıkamaya azami gayret sarf edelim. Umarım bu hastalık bir an önce Dünyada etkisini kaybeder ve Şifa bekleyen tüm hastalara acil şifalar, hayatını kaybedenlere de başsağlığı diliyorum.