Bu sürecin çok ilerlemeden belli bir noktada durdurulması veya geriletilmesi mümkündür. Bitkilerin kansere karşı yararının en çok olduğu alan kanserden korunma olup şifalı bitkilerin birçoğu bu konuda yararlı olmaktadır. Kansere karşı etkili fitokimyasalları içeren bitkilerin kanserden koruyucu olduklarını gösteren birçok araştırma bulunmaktadır. Bu çalışmalarda bitkisel ürünlerin daha çok çiğ olarak ve yarı pişmiş olarak kullanılmasının besin değerini koruduğu ve maksimum yarar sağladığı gösterilmiştir. Bununla birlikte bazı besinler için istisna olabilmektedir. Örneğin domatesin pişmesi ile likopen gibi sağlığa çok yararlı maddenin emilimi daha fazla olmaktadır. Kansere karşı koruyucu olan bitkilerin diğer sistem hastalıklarına karşı da büyük yararları bulunmakta ve sağlığın idamesine katkıda bulunmaktadırlar. İnsülin direncinin azaltılması, kan şekerinin düzenlenmesi, bağışıklık sisteminin uyarılması, kolesterol ve lipid düzeylerinin azaltılması, pıhtılaşmanın azaltılması, tansiyonun düşürülmesi, kalp ve damar sertliğini azaltmaları en önemli diğer yararlarıdır.
Günümüzde en çok yapılan yanlışlardan birisi meyvenin sadece suyunun tüketilmesidir. Kansere karşı etkili olan meyvelerin sadece suyunun değil posasının da tüketilmesi kansere karşı daha fazla yararı olmaktadır. Meyve suyunun aynı hacimdeki posa içeren meyve suyuna göre kalorisi daha yüksek olduğu için zamanla kilo alımına ve kanser riskinde artışa neden olabilmektedir. Liften zengin posanın mide ve barsak kanserlerine karşı koruyucu özellikleri de bulunmaktadır.
Bitkisel gıdalar çay halinde, salatalara katılarak veya baharat olarak yemeklere katılarak tüketilebilmektedir.
Kanserden korunmada yararlı olan çok sayıda bitkisel gıda bulunmaktadır. Bunların en önemlilerini ve korunmada yararlı oldukları kanser türlerini şöyle sıralayabiliriz.
1. Sarımsak: mide, kalınbağırsak, yemek borusu ve prostat kanserine karşı koruyucudur. Sarımsağın pişirme, mikrodalga veya kurutma ile hazırlanan ürünlerinde asıl yararlı madde olan alil sülfür bileşenlerinin azalmasına neden olmaktadır. İdeali çiğ tüketilmesidir.
Günlük doz olarak çiğ sarımsak 2-5 gram/gün
2. Dutsu meyveler (ahududu, dut gibi): ağız, yemek borusu ve kalınbağırsak kanserine karşı koruyucudur. Günde bir fincan çiğ olarak tüketilmesi önerilmektedir.
3. Brokoli: son yıllarda sağlık için en yararlı bitkilerin başında sayılmakta olup kansere karşı koruyuculuğu en yüksek bitkilerdendir. Akciğer, kalınbağırsak, rahim, prostat, yumurtalık ve meme kanseri riskini azaltmaktadır. Asıl yararlı maddesi acı tadını veren sülforafan olup brokoli filizinde bol bulunmaktadır. Günde bir yemek kaşığı brokoli filizi alınması, haftada 1.5 kilogram brokoli tüketilmesine eşdeğerdir. Günümüzde brokoli filizinden hazırlanan yüksek kalitede ürünler bulunmaktadır.
4. Soya: soya ürünlerinin düzenli olarak tüketilmesi ile meme, rahim ve yumurtalık kanseri gibi kanserlerden korunma sağlanmakatadır. Uzakdoğuda meme kanserinin az görülmesinin nedenlerinden birisi soya ürünlerinin daha çok tüketilmesidir. Soya sütü veya soyadan hazırlanan tofu olarak yurtdışında kullanımı yaygındır. Tofu başta olmak üzere diğer soya ürünlerinin yağ içeriğinin düşük olması, proteinden zengin olması nedeni ile sağlıklı besinlerin başında gelmektedir.
5. Yeşil çay: karaciğer, prostat, akciğer, pankreas, kalınbağırsak kanserine karşı koruyucu etkisi vardır. Günde 5 fincandan fazla yeşil çay içilmemelidir.
6. Domates: likopen isimli madde içermekte olup prostat, akciğer ve mide kanseri riskini azaltabilmektedir. Pişmiş olarak tüketilmesi daha fazla yarar sağlamaktadır. Mevsiminde günde 3-5 adet domates tüketilmesi çok yararlıdır.
7. Zerdeçal: önemli baharatlardan olup ağız, idrar torbası, mide, rahim ağzı, kalınbağırsak ve cilt kanserlerine karşı koruyucu olabilmektedir. Günde iki tatlı kaşığı özellikle taze tüketilmesinin yararlı olabileceği düşünülmektedir.
8. Mantar ürünleri: çeşitli kanserlerin görülme sıklığını azalttığı düşünülmektedir. Bağışıklık sistemini uyaran polisakkarit yapıları temel etkilidir. Özellikle Shiitake Mantarı kullanılabılır
9. Zeytinyağı: dünyada son yıllarda önem kazanan sağlıklı besinlerin başında gelmektedir. Meme, yumurtalı, kalınbağırsak, yemek borusu, mide ve akciğer kanserine karşı koruyucu olduğu ile ilişkili çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Zeytinyağının pişirildiği zaman besin değerini yitirmesi ve yapısının bozulması nedeni ile çiğ olarak tüketilmelidir. Ayrıca zeytinyağının ışık ve hava ile teması sonucu okside olarak yararlı maddeleri azalmaktadır. Bu nedenle günlük kullanımda zeytinyağının ağzı kapalı, küçük ve koyu renkli şişelerde saklanmalıdır.
10. Üzüm: kansere karşı koruyucu besinlerin başında gelmektedir. İçinde bulunan resveratrol maddesi temel etkili olup üzüm kabuğuna bol bulunmaktadır. Üzüm çekirdeği ekstraktı da yararlı olan bir diğer besin takviyesidir. Özellikle menapoza girmiş kadınlarda üzüm çekirdeği ekstraktının meme kanserine karşı koruyucu olabileceğini düşündüren çalışmalar bulunmaktadır. Bu konuda menapoza girmiş meme kanserli hastalarda üzüm çekirdeği ekstraktının tedavideki etkinliği A.B.D.’ de araştırıldığı klinik çalışmalar yürütülmektedir