Rehber TV’de Gazeteci Yazar Kenan Çaplık’ın sunduğu Gündemin Nabzı programına konuk olan Gök, önemli değerlendirmelerde bulundu.
Siyasette kullanılan dilin toplumda ayrıştırmalara neden olduğunu dile getiren Gök, siyasi çıkarlar uğruna kesinlikle toplumu kutuplaştırmayacaklarını, bütünleştirici olacaklarını söyledi.
Bir mümin olarak toplumun sıkıntılarından ve ihtiyaçlarından bigâne kalamayacaklarını ifade eden Gök, “Yani toplumun dertleri ve sıkıntılarıyla bir müminin ilgilenmesi lazım. Biz de bir mümin Müslüman olarak bu konuda prensip olan bir hadis olan ‘toplumun dertleriyle sıkıntılarıyla uğraşan müminler oturan Müslümanlardan daha hayırlıdır.’ Bu ilke bizim için belirleyici olmuştur. Dolayısıyla biz de özellikle kendi memleketimiz olan Kürdistan bölgesinde sıkıntılarla yıllarca boğuşuyoruz. Bu sıkıntılar, bu çatışma ortamı, dış güçlerin karıştırmaları, yanlış politika ve siyasetler... Yıllarca bu mazlum halk maalesef rahat yüzü görmedi. Dolayısıyla böyle bir bölgede yaşayan biri olarak kendi halkımızın sorunlarına ilgisiz kalamazdık. Bu yüzdende elimizden geldiğince iyi insanlarla birlikte doğru insanlarla birlikte bir mevki makam peşinde olmadan gerçekten kendi inşalarımıza hizmet amacıyla aynı düşünceyi aynı davayı paylaşan kardeşlerimizle abilerimizle birlikte bir araya gelme ihtiyacı duyduk. HÜDA PAR’ı kurduk.” dedi.
"Bütünleştirici olacağız"
Erken seçim kararı alınmadan önce hem halktan hem de parti tabanlarından seçime bağımsız girmeleri yönünde taleplerin olduğunu ifade eden Gök, bu talepler doğrultusunda bağımsız aday olduğunu belirtti.
Gücün değil hakkın yanında olacaklarına dikkat çeken Gök, “Siyasete bakış açımız budur. Seçmenin de bakış açısının bu olması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü sen falan şahıs ya da parti güçlüdür diye illa oyunu ona vermek zorunda değilsin. Belki güçlü olan hırsızdır, belki vatandaşın ihtiyaçları umurunda değildir, belki iç ve dış siyasette çok büyük yanlışlar yapar, belki halkın değerlerinde tamamen kopuk bir partidir. Güçlüdür diye kalkıp da mührü oy pusulasında yanlışa mı basmak lazım?” diye sordu.
“Bir kere siyasi çıkarlar uğruna kesinlikle toplumu kutuplaştırmayacak, bütünleştirici olacağız” diyen Gök, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu konuda siyasi partiler bu işin olmazsa olmazıdır. Her siyasi partinin bir programı, bir misyonu ve ileriye dönük bir vizyonu vardır. Dolayısıyla partiler halka hizmet için kuruluyor,iddia bu. ‘Biz topluma hizmet için siyaset yapıyoruz’ diyorlar. İktidara gelmeden önce ‘Biz sistemi değiştireceğiz’ diyorlar, iktidar olunca da sistemi sahiplenmeye başlıyorlar. Bu makamlar emin olun cazip makamlardır. Belki belli bir mevkiye gelmiş insanlar dahi böyle bir makama gelmek istiyorlar, isterler de. Bugün adayların önemli bir kısmı da belki ticaretine ticaret, kariyerine kariyer için o makamları tercih ediyorlar. Dolayısıyla o makama geldikleri zaman halkın taleplerini ve ihtiyaçlarını tamamen kulak ardı ediyorlar.”
Siyasilerin seçildikten sonra siyasi ve maddi çıkarları uğruna toplumu kutuplaştırmaya doğru gittiğini dile getiren Gök, “Bir süreden sonra o imkanların başına geçtikten sonra enerjilerini halktan değil devletin imkanlarından almaya başlıyorlar ve o devletin imkanlarını hazinelerini bir pasta olarak gören zihniyetler bu defa bunun üzerine boğuşmaya başlıyorlar. Bu defa ortaya tamamen siyasi ve maddi çıkarları uğruna toplumu bu defa kutuplaştırmaya doğru gidiyorlar. Sonra yandaş medya oluşmaya başlıyor, bir süreden sonra amigolar ortaya çıkmaya başlıyor. Bu sadece onları besliyor, belki toplum içerisinde belli bir elit kısma hitap ediyorlar. O pastadan onlara aktarıyorlar ama milyonlarca insan mağdur durumda. Böyle olunca tamamen kutuplaştırıcı ve ayrıştırıcı bir dil ortaya çıkıyor.” şeklinde konuştu.