Bakın, nereden nereye gelmişiz. 1993'te Bursa'da bir halk toplantısında bugünkü Sayın Cumhurbaşkanı şunu dedi: "Asgari ücret kaç lira? 910 bin lira. Bu kardeşinizin her zaman bir hesabı vardır. Bütün beyler, bütün bayanlar bu hesabı yapsın. Bu hesap aslında bayanların hesabıdır. Niye? Çünkü mutfaktan sorumlu olan bayanlardır, sizlersiniz, mutfakta sıkıntıya düşen sizlersiniz. Şu anda 1 bardak çay Bursa'da kaç para? Bin lira, simit 1.500 lira. Ne kadar yaptı? 2.500 lira. 3 çocuğunuz, anne ve baba, etti 5 kişi. Bakın, çay ve simidin dışında bir şey yemeyeceksiniz. Sadece çay ve simit... Bir hesap yapıyorum size, 5 kere 2.500 ne yapar? 12.500 lira. Günde 3 öğün ne yapar? 37 bin 500 lira, 40 bin lira diyelim. Ay otuz gün, ne yapar? 1 milyon 200 bin lira. Asgari ücret, 910 bin lira. Değerli kardeşlerim, bu zalim yönetim, bu aziz millete 1 bardak çay ile 1 simidi bile layık görmüyor. Bunların peşinden nasıl gideceksiniz?" O sırada salondakiler "Hükûmet istifa" diye bağırıyor. "Evin kirasını kim ödeyecek? Elektrik parasını kim ödeyecek? Su parasını kim ödeyecek? Çoluk çocuğun okul masrafını kim karşılayacak? Soruyorum sizlere. İşte ekonomik durum bu." Peki, yirmi dört yıldır bu simit, çay ve asgari ücret arasındaki dengeyi on beş yıldır bu iktidar neden çözemedi, neden çözmüyorsunuz? Hükûmet de sizsiniz, yönetim de sizsiniz.” Dedi.