Çevrecilerden Amasra Maden Ocağı açıklaması:

“BİR KEZ DAHA YÜREKLERİMİZ DAĞLANDI”
Türkiye Çevre Platformu bileşeni olan Batman Çevre Gönüllüleri Derneği, Bartın Amasra’daki grizu patlaması ile ilgili yazılı basın açıklamasını kamuoyuna duyurdu. Derneklerinin ülke genelindeki bütün bölgelerde örgütlü bir yapı olan Türkiye Çevre Platformu bileşeni olduğunu anımsatan Batman Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Hasan Argunağa, “Derneğimizin bileşeni olduğu Türkiye Çevre Platformu (TÜRÇEP)Danışma ve Yürütme Kurulu üyesi, aynı zamanda Güneydoğu Çevre Platformu(GAÇEP) sözcülüğünü yürütüyorum. Türkiye Çevre Platformu adına yayımlanan ve altına imza attığımız basın açıklaması bizim de görüşlerimizi içermekte olup, kamuoyuna arz ediyorum: “14 Ekim Cuma akşamı Bartın Amasra’dan gelen acı haberde 41 maden emekçisini grizu patlaması sonucu kaybettiğimizi öğrendik. Bir kez daha yüreklerimiz dağlandı. Yakınlarının ifade ettiğine göre kaybettiğimiz madenciler daha birkaç gün önce, “Aydınlığa çıkmak için karanlığı kazıyoruz”, “Bizi patlatacaklar” demişlerdi. Yani yaklaşan felaketin farkındaydılar. Endişe içindeydiler fakat onları ölüme gönderen sistemin kurbanı olarak mezara dönüşen yeraltı maden ocaklarına ekmek parası için girmek zorundaydılar. Devletin en yüksek denetim organı Sayıştay, 2019 yılında hazırlamış olduğu raporda; Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) ait maden ocağının eksi 350 metre kodundaki metan gazı yüksekliğine dikkat çekerek, grizu patlaması olasılığını dikkat çekmiştir. Kendilerine sunulmuş olan bu rapor, TTK yöneticileri tarafından ellerinin tersiyle itilerek, tıpkı yıllardır yüzlerce emekçinin yaşamını yitirdiği tüm iş cinayetlerinde olduğu gibi yok sayılmış, yani göz ardı edilmiştir.
“SORUMLULARDAN HESAP SORULMALIDIR”
TÜRÇEP yıllardır; doğanın, çevresel değerlerin tüketilmesine, ormanların, tarım alanlarının, suyun adeta yağmalanmasına karşı durmakta, iklim değişikliğine ilişkin uyarılar yapmakta, yenilenebilir enerji kaynaklarına acilen öncelik verilmesini talep etmektedir. Bu kapsamda yetkilileri göreve çağırıyoruz:
- Amasra’da yaşanan bu katliamın sorumlularından bir an önce hesap sorulmalı,
- Soruşturmalar sırasında yörede termik santral yapmak isteyen bir şirketin patlamanın olduğu maden işletmesini ele geçirmek istediği, bu nedenle bu işletmeye devletin yeni yatırımlar yapmadığı ve gereken işçisi sayısının çok altında işçi çalıştırdığı iddiaları dikkate alınmalı,
- Sadece madenlerde değil, bütün çalışma alanlarında iş sağlığını, iş güvenliğini sağlayacak önlemler bir an önce kalıcı olarak alınmalıdır.
Anadolu coğrafyasında yaşam sürdüren her bir vatandaşın yaşamından ve onların geleceğini inşa etmek ve umutlarını yeşertmekten sorumlu, başta ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlenmiş olan ve gelecekte bu sorumluluğa talip olan tüm siyasi partiler ve bütün toplum kesimleri bu iş cinayetlerinin her düzeydeki sorumlularının ortaya çıkartılıp, yargılanması ve hesap vermesi için mücadele etmelidir.”