Lütfen bekleyin..
gerekse bu devletlerin yönetimi altındaki ülkeler halkları arasında bu hakların dünyaca etkin olarak tanınmasını ve uygulanmasını sağlamaya çaba göstermeleri amacıyla tüm halklar ve uluslar için ortak ideal ölçüleri belirleyen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini ilan etmiştir.
10 Aralılk 1948 yılında kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde, bütün insanların özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğduğu, herkesin, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal veya başka bir görüş, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet, doğuş veya herhangi başka bir ayrım gözetmeksizin İnsan Hakları Evrensel Bildirge’si ile ilan olunan bütün haklardan ve bütün özgürlüklerden yararlanabileceği, yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliğinin herkesin hakkı olduğu garanti altına alınmıştır.
Bizler de Demokrasi Ve Atılım Partisi olarak bugün burada İnsan Hakları Evrensel Bilgesi ile ilan edilen insan haklarının savunuculuğunu yapıyor ve yapmaya devam edeceğimizi bildiriyoruz.
Ülkemiz ve ilimizde yaşanan hak ihlallerinin maalesef gün geçtikçe daha da arttığının farkındayız. İhlallerin başlıca sebepleri bağımsız ve tarafsız yargının ortadan kaldırılması, yasama organı olan TBMM’nin ve yürütme organının işlevsiz hale getirilmesi, tüm gücün tek elde toplanması, seçme ve seçilme hakkını ortadan kaldıran kayyım uygulamaları, hukuk, kanun ve Anayasa ihlalleri ile kürt meselesidir.
Bu bağlamda 13 Mayıs 2021 tarihinde ilimiz Cudi Mahallesi’nde kolluk kuvvetlerinin bir çocuğu darp etmesi ve 28 Eylül 2021 tarihinde ilimiz Seyitler Mahallesi’nde yine kolluk kuvvetlerinin bir vatandaşımızı silahla yaralayarak orantısız güç kullanması olayları hak ihlalleri oluşturmuştur. Buradan bir kez daha ifade etmek isteriz ki, kolluk kuvvetleri tarafından uygulanan darp ve orantısız güç kabul edilemez. Kolluk kuvvetlerinin görevi vatandaşın güvenliğini ve asayişi sağlamaktır, onlara kötü muamele etmek ya da orantısız güç kullanmak değildir. Bu nedenle kolluk kuvvetlerini, görevlerini icra ederken her hal ve şartta insan haklarını korumaya ve saygılı olmaya davet ediyoruz.
Bununla birlikte İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi’nin 9 Haziran 2021 tarihli Raporu’na göre ilimizde bulunan Beşiri Kapalı Cezaevlerine İlişkin Hükümlü ve Tutukluların sağlık hakları, sosyal faaliyet olan ortak alanlardan yararlanma hakları, kitap, dergi, gazete gibi kaynaklara ulaşma hakları, işkence ve kötü muamele yasağı, ihlal edilmektedir. Demokrasi Ve Atılım Partisi olarak insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşama hakkının ayrım gözetmeksizin tüm insanlar için var olduğunu belirterek, bunun sağlanması için gerekli tüm adımların ilgili kurumlar ve ilgililer tarafından atılması için çağrıda bulunuyoruz.
Bunun yanında Batman Valiliği’nin 17.11.2021 tarihli Etkinlikleri İzne Bağlama Kararı ve bu kararı gerekçe göstererek, partimizin karar tarihinden önce yaptığı siyasi faaliyetlere dair İl Başkanımıza ve yönetim kurulu üyelerimize kesilen para cezaları da Ceza Kanunu’na, Siyasi Partiler Kanunu’na ve Anayasa’ya aykırı olup vatandaşların Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Düzenleme Hakkını, İfade Özgürlüğü hakkını ihlal etmektedir. Buradan bir kez daha belirtmek isteriz ki bu tür yaptırımlar, insan haklarını savunma ve hukukun üstünlüğünü sağlama mücadelemizden bizleri asla vazgeçirmeyecektir.
Tüm bunlarla beraber Türkiye’nin insan haklarına dayalı demokratik bir hukuk devleti olma konusundaki eksiklikleri, bölgemizin en temel sorunu olan Kürt sorununun da kaynağında yatan temel faktördür. Uzun bir tarihi arka plana sahip olan bu sorun, iktisadi, siyasi ve insani açılardan pek çok olumsuz sonuç doğurmaktadır. Hayati önemi haiz bu konunun birçok boyutu bulunmakla beraber esasında bu sorun, Kürt vatandaşlarımızın demokratik hak, özgürlük ve eşit vatandaşlık taleplerinin karşılanmasıyla ilgilidir.
Demokrasi ve Atılım Partisi olarak Kürt sorununu, vatandaşlarımıza güven temelinde siyasi kanalları açık tutarak, taleplerin rahatlıkla tartışılacağı demokratik zemini inşa ederek, özgürlük alanlarını genişleterek ve hukuku tahkim ederek çözeceğiz." dedi.
