Bu olay bize bir kez daha gösterdi ki sağlık hizmeti sunumu bir ekip işidir.Güvenlik personelinden Temizlik personeline, Veri Giriş personelinden Laboratuar teknisyenine,Yemekhane personelinden Şoförüne, Radyoloji teknisyeninden Sterilizasyon personeline, Bilgi İşlem personelinden Hasta Yönlendirme personeline, Hemşiresinden Doktoruna herkes bu ekibin bir parçasıdır. Bu yüzdendir ki herkes taşeron işçiymiş, kadrolu işçiymiş, memurmuş, sözleşmeli personelmiş ayrımı yapmadan canla başla görevini ifa etmektedir. Bizlerin üzerine düşen görev, bu statü ayrımcılığına son verilerek tüm çalışanların kadroya alınmasını sağlamaktır. Bu konuya sendikal ayrım, siyasi ayrım yapmadan 'toplumun genel bir sorunu' bakış açısıyla yaklaşarak gereken desteği vermeliyiz. Biz bu desteği Ülkem İş Konfederasyonu olarak sonuna kadar vermeye hazırız.
Kıdem tazminatı işçinin alınteri ve iş güvencesidir. Kimse bu alın teri üzerinden farklı hesaplar yapmaya kalkmasın. Kamuda çalışan işçilerin kıdem tazminatı gibi bir sorunu yoktur ve de yeni bir düzenleme de ihtiyaç yoktur. Biz düzenleme yapılacak ise; özel sektörde bu haktan faydalanamayan işçiler için yapılmalıdır. Ancak kamu kurumlarının dahil edilmek istendiği, kazanılmış olan haktan en ufak bir geriye gidişin olduğu bir kıdem tazminatı düzenlemesinin her zaman karşısında olduğumuzu buradan açıklıyoruz.